Pergel Fellowship Programı için elbette Taşkent Kampı olmadan tamamlanamazdı! Programın biz Pergellilere sunduğu en büyük avantajlardan biri, Taşkent'te kamp yapma fırsatıydı. Üç gün sürecek bu kamp yolculuğunun ilk gününde, heyecanla Taşkent'e gitmek üzere bir araya geldik. Çeşitli oyunlar oynayıp şarkılar söyleyerek neşeli bir atmosferde yolculuğumuzu tamamladık ve nihayet Pirler Kondu Oteli'ne vardık. Otele yerleştikten sonra, serbest zaman diliminde herkes kendine uygun bir aktivite seçti. Bazılarımız otel ve çevresini keşfetmeye çıkarken, diğerleri uzun yolculuğun ardından odalarında dinlenmeyi tercih etti. Otelin huzurlu atmosferi, herkesin yorgunluğunu atmasına yardımcı oldu ve akşam yemeği için enerji topladık. Yemeğimizi yedikten sonra, gecenin ilerleyen saatlerinde, Film Kulübü'nün düzenlediği etkinliğe katıldık. Bu etkinliğin Film Kulübü'nün son etkinliği olması bizleri biraz hüzünlendirse de, anın tadını çıkarmaya odaklandık. Film gösterimi devam ederken, lobide başka bir etkinlik daha vardı: kutu oyunları. Bu oyunlar, film izlemeyi tercih etmeyen katılımcılar için eğlenceli bir alternatif sundu. Oyunlar sırasında kahkahalar ve neşeli anlar eksik olmadı. Hem film izleyenler hem de kutu oyunlarına katılanlar, keyifli vakit geçirerek kampın ilk gününü güzel anılarla tamamladılar. Bu yoğun ve eğlenceli günün ardından, ertesi günün etkinlikleri için enerji toplamak üzere odalarımıza çekildik. Taşkent Kampı'nın ilk günü böylelikle sonlanırken, hem bireysel hem de topluluk olarak unutulmaz anılar biriktirmiştik. Pergel Fellowship Programı'nın Taşkent Kampı'ndaki ikinci günü, oranın büyüleyici atmosferiyle başladı. Taşkent Pirler Konağı, adeta mini bir Karadeniz'i andırıyordu; tertemiz havası ve kuş cıvıltılarıyla dolu, huzur veren bir ortam sundu. Sabah dokuzda, herkes otelin terasında buluşarak kahvaltıya oturdu. Herkesin üzerinde yürüyüş heyecanı vardı. Kahvaltıdan sonra, kamp alanına gitmek üzere hazırlıklarımızı tamamladık. Günün ilk etkinliği olarak liderimiz, kamp alanını tanıttı. Ardından, trekking etkinliği başladı. 3-4 kilometrelik patika yollarını takip ederek Taşkent'in zirvesine tırmandık. Yol boyunca büyüleyici manzaraların tadını çıkardık. Zirveye ulaştıktan sonra, servislerle kamp alanından otele dönüp yemeğimizi yedik. Yemeğin ardından, yeniden kamp alanına gitmek üzere servislere bindik. Bu kez kamp alanında bizi heyecan verici oyunlar bekliyordu. Oryantiring, ok atma ve denge oyunları gibi çeşitli etkinlikler düzenlendi. Oyunların ardından, akşam için kamp ateşi hazırlıklarına başladık. Herkes kozalak ve odun topladı. Topladığımız odun ve kozalakları kamp alanının ortasında biriktirerek akşam için hazırlık yaptık. Bu sırada voleybol final maçı düzenlendi. Voleybol takımları sahada yarışıırken, biz Pergelliler akşam yemeği için servislerimize bindik. Akşam yemeğimizi büyük bir iştahla yedik, zira hepimiz oldukça yorgunduk. Yemekten sonra, herkes büyük bir heyecanla odalarına gidip kalın kıyafetlerini giydi. Kamp ateşi için hepimiz hazırdık. Bazı arkadaşlarımız keman, bazıları gitar getirerek kamp ateşini daha da renklendirdi. Toplu halde kamp alanına geldik, ateşimizi yaktık ve etrafında yuvarlak oluşturup eğlenceli anlar geçirmeye başladık. İlk olarak arkadaşlarımızın mükemmel müzik performanslarıyla ruhumuzu dinlendirdik. Ardından, enfes kumpir patateslerle karnımızı doyurduk. Eğlenceli müzikler eşliğinde kamp ateşinin etrafında halaylar çekip halk oyunları oynadık. Geceyi şiir dinletisi ile sonlandırdık. Çevremizi temizledikten sonra, bu yorucu günün ardından dinlenmek üzere otelimize döndük. Taşkent Kampı'nın ikinci günü, hem doğayla iç içe olmanın huzurunu hem de birlikte geçirilen keyifli anların sıcaklığını bizlere sundu. Kamp ateşi etrafında geçirilen anlar, birbirimize olan bağlarımızı güçlendirirken, oynadığımız oyunlar ve yürüyüşler fiziksel dayanıklılığımızı artırdı. Bu güzel günün ardından, hepimiz Taşkent'in sunduğu bu muhteşem deneyimi yaşamanın mutluluğuyla uykuya daldık. Üçüncü güne Taşkent'te gözlerimizi biraz yorgun açtık. Bir önceki günün yoğun etkinlikleri ve eğlenceleri nedeniyle hala yorgunluk hissediyorduk. Ancak Taşkent'in tertemiz havası ve huzur verici atmosferi sayesinde kısa sürede kendimize geldik. Otelin ferah ortamında yaptığımız kahvaltı, bize enerji verdi ve güne zinde başlamamızı sağladı. Kahvaltının ardından, serbest zamanımız başladı. Bu süre zarfında Taşkent'in güzel yerlerini keşfetmek için küçük gruplar halinde gezintiye çıktık. Taşkent'in doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla büyülenerek, fotoğraflar çektik ve anılar biriktirdik. Her köşesi ayrı bir güzellik barındıran bu küçük kasabayı daha yakından tanıma fırsatı bulduk. Serbest zamanın ardından, lider üyemizle birlikte takım oyunları oynadık. Bu oyunlar, ekip olarak birbirimize olan güvenimizi ve bağlarımızı pekiştirmemizi sağladı. Takım oyununda birlikte hareket ederek, problem çözme yeteneklerimizi ve iletişim becerilerimizi geliştirdik. Hepimiz için eğlenceli ve öğretici bir deneyim oldu. Oyunlardan sonra tekrar serbest zamanımız başladı. Bu süre zarfında, Taşkent'te geçirdiğimiz güzel zamanların sona yaklaştığını fark ederek valizlerimizi toplamaya başladık. Akşam yemeği için tekrar bir araya geldik ve son kez otelin lezzetli yemeklerini tadıp sohbet ettik. Akşam yemeğinin ardından, otelimize veda ettik. Taşkent Pirler Konağı'nda geçirdiğimiz bu üç gün, hem dinlendirici hem de eğlenceli anılarla doluydu. Hepimiz, bu güzel yerden ayrılmanın hüznünü hissetsek de, Konya'ya doğru yola çıkmak için hazırdık. Servislere binerek, dönüş yolculuğuna başladık. Taşkent Kampı, bizlere hem doğayla iç içe olma fırsatı sundu hem de arkadaşlık bağlarımızı güçlendirdi. Bu kampın ardından, hepimiz daha enerjik ve motive olmuş bir şekilde Konya'ya döndük. Bu unutulmaz deneyim, hepimizin hafızasında özel bir yer edindi.
Pergelli : Hümeyra Topcu